Teknolojik gelişmeler yepyeni iletişim
araçlarına kapı araladı ve milyarlarca insanın internet platformlarında
buluşmasını sağladı. Günümüzde çevremizle iletişimimizi sosyal medya
aracılığıyla sürdürüyor, akşam yemeğimizi akıllı telefon uygulamaları üzerinden
sipariş edebiliyor, tatil fırsatlarını arama motorları üzerinden araştırıyor
veya almayı planladığımız ürünün indiriminden e-posta aracılığıyla haberdar
oluyoruz. Yaşanan dijital dönüşüm hem üretici hem de tüketici tarafında fark oluşturarak,
geleneksel pazarlama yöntemlerinin aksine doğru ürünün doğru müşteriyle
buluşmasını da sağlıyor.
Tüketicinin
ilgi alanına göre ürün konumlandırma satın almaya fayda sağlıyor
Akıllı telefon ve tabletlerin
tüketiciler için ayrılmaz bir parça haline gelmesi, mobil internetin gelişerek
büyük veri aktarımlarını dahi kablosuz sağlayabilmesiyle, mobilite günbegün daha çok ağırlık kazanıyor. Tüketiciler
her an her yerde izlemek, dinlemek veya okumak istediği içeriğe erişebiliyor.
Hem internetin insanları birbirine bağlama gücü hem de yükselişte olan mobilite
ihtiyacı, dijital dönüşüm sürecinde kitle iletişim araçlarının da yeniden
tanımlanmasını sağlıyor.
Dijital dönüşümün etkisiyle
televizyon, radyo, dergi ve gazete gibi geleneksel kitle iletişim araçları
akıllı televizyon ve radyolara, e-dergi ve e-gazetelere evriliyor.
Dijitalleşen ve tek bir noktada buluşan
kitle iletişim araçları tüketicilerin davranışları, tercihleri, kişisel ilgi
alanları ve zevklerini anlamada gözlemlenebilir bir süreç sağlıyor. Elde edilen
veriler ışığında tüketiciye yalnızca ilgi alanına giren konular hakkında
reklamlar sunuluyor. Dijital dünyanın bu çekiciliği, dijital pazarlamanın da
genele değil kişiye özel çalışmasını sağlıyor. Televizyon reklamlarındaki kitle
odaklı pazarlama anlayışının aksine dijital pazarlama, tüketiciye akıllı
televizyonda izlemeyi tercih ettiği program ve şovlara dayalı konulara ilişkin
reklamlar hazırlıyor. Veriye dayalı kişiselleştirilebilir reklam gösterimleri
sayesinde internete bağlanan her cihaz kişiye özel bir reklam alanına
dönüşüyor. 2019 yılı itibariyle internet reklamcılığı tüm harcamaların %50’sini
geçerek küresel anlamda en büyük reklam mecrası haline geliyor.
Tüketicilerin takip ettiği trendler,
beğeni ve ilgi alanlarına göre şekil alan kişiselleştirilmiş reklamlar, doğru
yer ve doğru zamanda ortaya çıkarak satın alma kararında olumlu bir etki
bırakıyor. Gelişen teknoloji aracılığıyla ihtiyacını hızlı karşılama
alışkanlığı edinen tüketici, hali hazırda satın almak istediği ürünün reklamıyla
karşılaştığında birkaç tıklamayla ilgili ürüne erişim sağlayabiliyor. Pazarlama
stratejisinde web analitiği ve benzeri çevrimiçi ölçüm araçlarından faydalanan
ve buna göre kampanyalar oluşturan şirketler rekabet yarışında bir adım öne
çıkıyor.
Her
ölçekte firmaya uygun pazarlama çözümleri
Markaların müşterilerle doğrudan
buluşmasını ve etkileşime geçmesini sağlayan internet, tüketicilerin tüm bir
satın alım sürecinin gözlemlenebilmesini ve elde edilen veri ışığında pazarlama
stratejisi oluşturmasını mümkün kılıyor. SEM olarak, 2006’dan bu yana dijital
pazarlamanın merkezinde “analitik zeka” olduğuna inandık. Verinin her geçen gün
daha önemli hale geldiği günümüzdeyse, veriyi yorumlamanın ve doğru
konumlandırmanın da bir o kadar önemli olduğunu görüyoruz. Doğru analiz edilen
veri sadece yerel ve küresel pazarda yeni müşterilere ulaşma şansı tanımakla
kalmıyor, geleneksel pazarlama yöntemlerinin aksine her ölçekte firma için daha
az maliyetli dijital pazarlama hedefleri oluşmasına katkı sağlıyor.
Ürünlerini müşterilerine tanıtmak için
dijital pazarlamayı tercih eden firma yöneticileri, reklamların markalarına
olan etkisini de bu analitik araçlar sayesinde rahatlıkla takip edebiliyor.
Reklam kaç defa görülmüş, kaç kişi reklamla etkileşime geçmiş ve bu etkileşimlerin
kaçı satışa dönüşmüş, adım adım analiz edilebiliyor. Bir yandan ürün doğru
müşteriye gösterilmiş oluyor, diğer yandan şirket sahipleri etkili satış
stratejileri geliştirmek için yeni bir kaynağa erişiyor.